Volvo elektrikli araç konseptine adapte olmakta başarılı markalardan birisi. Hatta öyle ki markanın 2020 yılı içerisinde yapmış olduğu satışların %20’si elektrikli araçlardı. Ve tabiki artan elektrikli araç talebini göz önünde bulundurunca marka radikal bir karar aldı. 2030 yılına kadar yani 9 yılda tüm araçlar elektrikli olacak.
Volvo Elektrikli Araçlar
İsveçli otomobil devi Volvo elektrikli araç dönüşümünü en iyi başaran global markalardan birisidir. Ürettiği araçların güvenlik sistemleriyle beraber herkes tarafından takdir gören bir marka olan Volvo artık ürettikleri araçların etrafa karbon emisyon salınımı yapmasını istemiyor. Bu sebeple de şirket yetkilileri en kısa sürede emisyon oranını sıfıra indirmek istiyor. Yani hedef herhangi bir Volvo araba doğaya karbon emisyonu salgılamadığı bir marka olmak.
Volvo son içten yanmalı motora sahip aracının yeni nesil XC90 olması bekleniyor. Gelecek adına yapılan planlama ise şöyle: 2025 yılında şirketin sattığı araçların yarısının elektrikli araçlardan olması gerekiyor. Eğer bu kilometre taşını geçebilirse marka hedef 2030’da yüzde yüz elektrikli araç satışı gerçekleştirmek. Genel olarak dünyada artık fosil yakıt ile çalışan araçların sonunun geldiği düşüncesi hakim. Yapılan teşvikler ve araçların üretkenlikleri göz önünde bulundurulduğu zaman şaşırtıcı bir durum değil. Genel manada bu tam geçişin önündeki en büyük engel araçların menzili ve şarj istasyon altyapıları. Fakat bu sorun da giderek büyüyen sektör ile ve teşviklerle giderilmekte.
Şirket Yetkilileri Ne Diyor
Volvo Şirketi’nin CEO’su Hakan Samuelsson geçtiğimiz günlerde verdiği bir demeçte şunları belirtiyor: “2030’dan itibaren sadece elektrikli arabalar teslim etmezsek şaşırır ve üzülürdüm. Benzinli ve dizel motor satışlarının sona ermesi için kesin son tarihlerin yakın zamanda geleceğini düşünüyorum. İnsanların yeşil araçlar için isteklerinin hızlıca gelişeceğini düşünüyorum. dedi. Ayrıca, Samuelsson, İleriye giden yol, yanmalı motordan ne zaman çıkmamız gerektiği konusunda net kurallara sahip olmaktır. Benzinli ve dizel motorun gerçekten geleceğin bir parçası olmadığını anladıktan sonra, yeni dünyaya hızlı bir şekilde girmeniz gerektiğini görmek oldukça kolay. dedi.
Zaten Samuelsson daha önce vermiş olduğu röportaj ve demeçlerde devlet kuralları gelmeden bu konuda markaların kendi kurallarını koyması gerektiğini belirtmişti.
